.
Güneş Okyanusları Kurutabilir mi? LbslwwY


Paylaş
 

 Güneş Okyanusları Kurutabilir mi?

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Carlie Myracle
Gryffindor
Gryffindor
Carlie Myracle

Güneş Okyanusları Kurutabilir mi? Empty
MesajKonu: Güneş Okyanusları Kurutabilir mi?   Güneş Okyanusları Kurutabilir mi? EmptyCuma Eyl. 25, 2015 3:21 am

vaov ne düzensiz bi başlık

düzelticem
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Carlie Myracle
Gryffindor
Gryffindor
Carlie Myracle

Güneş Okyanusları Kurutabilir mi? Empty
MesajKonu: Geri: Güneş Okyanusları Kurutabilir mi?   Güneş Okyanusları Kurutabilir mi? EmptyCuma Eyl. 25, 2015 3:21 am

Boş kâğıtlarda kendi hikâyelerini yazıp yaşayan bir avuç insandan biriyken, aralarından sıyrılıp, sonrasının gözleri önünde, aylar, günler bazen saniyeler öncesinde yazıldığını görebileceğini anladığında çokta büyümüş sayılmazdı Carlie. Ama görüler gözlerine düştükçe, zamanla cadıda büyüdü, tıpkı su damlalarının tek tek buluşup bir birikintiye dönüşe dönüşe büyümeleri gibi. Farkı vardı elbette, güneş açtığında buharlaşıp gökyüzüne çıkamazdı su damlaları gibi, katı bedenler. Yeniden hiç başlayamayışı bu yüzdendi cadının, bu yüzdendi kalbinden kaldıramadığı yükler, pastel hüzünler. Gözlerinin kapanmasıyla bir tanesinin daha geldiğinin farkına varması arasındaki süre o kadar kısaydı ki, avcunu bastırdığı sıcaklığın birden kayıp mı olduğuna yoksa hiç var olmadığına mı inanması gerektiğine içine çekildiği görünün başlangıcına kadar emin olamadı. Şimdi geride sadece vücudunda hissettiği ıslaklık vardı. Gözlerini kırptıkça, yanaklarından aşağıya tuzlu göl suyu akıyordu. Resimler ne renkli, ne de siyah beyaz değildi ve metrelerce ilerideki iki bedenin konuşması kulağına yalnızca bir adım uzaktaymış gibi net geliyordu. Damian Esgard, dikkatle Mackenzie’nin sözlerini dinliyordu. “Hatta Carlie senden hoşlanıyor bile, nefret biraz abartılı bir sözcüktü, kabul ediyorum.” Rüzgar eserken, Mackenzie’nin sözlerinin devamı Damian’ın kulağına ulaşamadan harfler havada bulut oldu, Mackenzie, yerini bir kuzguna bıraktı. Carlie, kuzgun kızın kim olduğunu biliyordu, ama isim kulağında yankılanmayı reddediyordu. Gözlerinden akan tuzlu göl suyu, cadının önce bedenine doldu, sonra kendisi göl suyunun ta kendisi oldu ve zamanın sayılabilecek en kısa saniyesini dile getiremeden cadı, çevresine geri döndü. Az önce, Thomas’ın eli elinde, Pilvi’nin her zamanki güvercin saflığındaki bakışı gözlerinde, şimdi metrelerce gerilerinde kalan ağacın altında oturduklarına yemin edebilirdi. Ne zamandan beri görüleri sırasında yaşamaya devam ediyordu?

“—Carlie, nereye gidiyoruz?” Thomas’ın sesi kulaklarına dolduğunda, Carlie hitap etmesi gereken kişinin henüz kim olması gerektiğine emin değildi. “—Benim canım patates çekti ve biz de yemeğe gidiyoruz ama sen buna dahil değilsin.” Cadının gözleri en yakın arkadaşının sesine de odaklanamadı. Gölün içinden izlemişti her şeyi ve Damian Esgard’ın, Mackenzie ile konuştuğu noktanın tam da şuan, ilerlediği ağacın altı olduğunu çok geçmeden kavrayabildi. Birkaç metre ötesindeki beden nasılda ayaklarının bastığı toprağa, ellerinin hareket ettiği havaya aitken, gözleri o sırada konuştuğu kuzguna ait değildi. Belki o kuzguna ait değildi ama güneşin kızına da ait değildi ve bu düşünce, Carlie’nin sarsılıp kendi yerini görmesine sebep oldu. Kumlara vermişti elini, çölün ortasında görünen seraptı gözlerindeki denizler ve hiçbir zaman bir kuzgunun üzerinde uçtuğu okyanuslara karışamayacaktı dalgalanarak. Ama neden serap olmuş varlığını yok etmek için çırpınıyordu? Sıcakta nefes almayı en iyisinden öğrenmişti, şimdi suyun dibine dalıp nefes almaya bu kadar mı muhtaçtı? “—Cevap vermeyecek misin, prenses?” Uykundan uyan. Thomas burada, Myracle. “—Lilith birazdan burada olur. Sen derse geç kalma.” Thomas’a dönmeden önce, son bir kez daha Damian Esgard’ın durduğu noktaya baktığında, gözlerinden akan mürekkebi görebildi, konuşmuyordu ama gözlerinin önüne yazıyordu selamını. Cevabını vermeden önce, gözlerini Damian’ın gözlerine değil, dudaklarını Thomas’ın dudaklarına mühürledi. Ne zamandan beri Thomas’a yalan söylemeye başlamıştı ve ne zamandan beri ellerinin ulaşmak istediği tek durak, selamını sorularla karşılamak istediği Damian Esgard olmuştu?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Güneş Okyanusları Kurutabilir mi?

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Words Of Unheard :: Göl Kenarı-