.
Pençe LbslwwY


Paylaş
 

 Pençe

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Evita de Vielmond
Slytherin
Slytherin
Evita de Vielmond

Pençe Empty
MesajKonu: Pençe   Pençe EmptySalı Eyl. 29, 2015 9:53 pm

Evita de Vielmond & Avia Leiviskä
-düzenlenecek-
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Evita de Vielmond
Slytherin
Slytherin
Evita de Vielmond

Pençe Empty
MesajKonu: Geri: Pençe   Pençe EmptySalı Eyl. 29, 2015 9:53 pm



Sabahın köründeki derse sadece üç saatlik uykuyla girmiş, neyin ne olduğunu, derste neyin işlendiğini dahi neredeyse anlamasına fırsat kalmadan uyuyakalmış ve kendisini dürten Aiden'ın parmaklarının hissiyle uyanmıştı. Siyah saçları darmadağın değildi, uyuyabildiğinde oldukça huzurlu uyurdu ancak yüzüne deftere yazdığı birkaç cümleciğin izi büyük ihtimalle geçmişti. Başını defterden kıpırdatmadan Aiden'a dikildi gözleri. "Uyuyabileceğin kadar uyudun. Kalk artık Evita." Kız gereğinden yüksek olduğunu düşündüğü cümlelere kaşlarını çatıp ağzını cevap vermek için aralarken esnedi ve bu Dan'in daha da geniş bir gülümsemeyle kendisine bakmasına sebep oldu. "Kalk." Çocuğun eli kolunu kavrayıp kendisini doğrulması için teşvik etmeye çalışırken neredeyse küçük bir çocuk gibi mızıldandı. "Yanağımda mürekkep izi var mı?" Sarışın çocuk kaşlarını kaldırıp şu diğer kızların fazlasıyla çekici bulduğu kendisine ise çok keskin ve köşeli gelen gülümsemeyi yüzüne yerleştirdi. "Temizlenmene yardım edebilirim. Ayağa kalkmana bile gerek yok. Seni hemen şimdi şuradan kaldırabilirim, banyoya taşırım ve-" "Hey, bu çok- tatlı hayallerini yarıda keseceğim Aidencığım ama, seninle asla yatmayacağımı biliyorsun, değil mi?" "Denemekten asla zarar gelmez." Çocuk kendisine göz kırparken genç cadı yüzüne yayılan gülümsemeye engel olamadı, Dan'le asla yatmayacak olduğu tüm arkadaşlarınca kabul edilmiş bir gerçeklikti ancak bazen çocukla flört etmek hoşuna gidiyordu. Aiden'ı severdi, kız kardeşi etrafta değilken oldukça eğlenceli biriydi. Aiden'ı sevebilirdi, eğer Aiden Carterville tam bir erkek kaşarı olmasaydı. Genç büyücü Evita'yı ayağa kaldırdığına memnun bir şekilde dersliğin kapısından çıkarken cadıyı bekleme ihtiyacı duymadı, Brezilyalının oldukça yavaş hazırlandığını biliyor olmalıydı. Aiden sınıftan çıktığında elini hızla yanağına götürdü ve çok sertçe ovaladı, elini geriye çektiğinde hiç iz görmemesi içine su serpse de belki mürekkebin çoktan kuruduğu için çıkmadığına dair küçük bir şüphe içinde büyümekteydi.

Eşyalarını toplamanın inanılmaz büyük bir eziyet olması dışında yanağında mürekkep izi olmadığı konusunda hala kesin bir karara varamamıştı ve ne kadar kendisine pek itiraf etmese de Avia'nın etrafta görünmeyişinden rahatsız olmuştu. Onu sürekli, her yerde takip ettiğinden değil, kesinlikle, Evita hiç de öyle yapacak biri değildi, yanlış anlaşılmasın. Yani derslerde Avia'yı izliyor olabilirdi son zamanlarda çok daha sık ve kız başkalarıyla konuşup kendisinin pek de farkına varmadığında kıskanıyor da olabilirdi ancak kesinlikle, tekrar ediyorum kesinlikle, onu takip etmiyordu. Onunla ilgileniyordu ve aklı başında herkesin de sarışın kızdan etkilenmesi gerektiğini düşünüyordu. Kitaplarını kolunun ve karnının arasına sıkıştırdığı sırada derin bir nefes çekti ciğerlerine, birkaç saniye gözlerini kapattı ve nefesini yavaşça dışarı verdi. Onda yanlış olan hiçbir şey yoktu, Debbie'nin inanmasına sebep olduğunun aksine.

Diğer derslerine daha çok zaman olduğunu fark ettiğinde uzun yoldan gitmenin çok daha mantıklı olacağı kararını çoktan vermişti eteğin altında sarıldıkları çoraba rağmen oldukça çıplak görünen bacakları. Genç kız bu fikre ters düşmedi, yürümeyi seviyordu, düşünmesine ihtiyaç kalmadan yaptığı her işi seviyordu aslını söylemek gerekirse. Avludan geçen koridor bitip tekrar şatonun içine girdiğinde eşyalarını taş pencere pervazlarından birinin üzerine bıraktı ve eğilip dizlerinden iyice kaymaya başlamış olan siyah ipek çoraplarını yukarı çekti, aslında oldukça gereksiz bir hareketti, çorabı üşüdüğü için değil bacaklarını daha güzel gösterdiğine inandığı için giyiyordu ve zaten gittiği yer ortak salondu, kendisini olduğundan güzel göstermesine gerek olmayan yer; hoşlandığı genç bayan zaten kendisini en çirkin hallerinde bile görmüştü. Yine de gereksiz diye düşündüğü bu hareketi sayesinde sapmayı düşünmemiş olduğu zindana inen merdivenlerden yukarı yansıyan gölgelerin kıpırdanmaları ve yükselmeye başlayan sesleri fark etti ve kısacık bir an için donakaldı, ardından hızla doğruldu ve neredeyse pervazdaki eşyalarını almayı unutarak koridora saptı. Merak duygusunu bastırmak asla Evita de Vielmond'un en güçlü yanı olmamıştı zaten. Seslerin kaynağına yaklaştıkça çok hızla atmaya başlayan kalbindeki korkunun yerini endişe almaya başladı. Bu endişe kesinlikle kendisi için değildi.




Spoiler:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Pençe

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Words Of Unheard :: Zindanlar-